28 Mart 2024 Perşembe
Ana SayfaHaberlerProf. Dr. Recep Öztürk, "Kurallara uyulmazsa salgın bir yıl daha sürebilir"

Prof. Dr. Recep Öztürk, “Kurallara uyulmazsa salgın bir yıl daha sürebilir”

İçerikleri

Şu an ki vaka sayılarının salgının önümüzdeki Temmuz-Ağustos ayına kadar sürebileceğinin göstergesi olduğuna değinen Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Recep Öztürk, “Salgın önümüzdeki Eylül ayına kadarda sürebilir. Kurallara uyulmaz ve vaka sayıları yükselişini sürdürürse salgın sürecinin son bulması da doğal olarak 2021 yılının sonunu, hatta 2022 yılını dahi bulabilir.” dedi.

Ülkemiz 13 Aşı Üzerinde Çalışıyor

Ülkemizde yürütülen aşı çalışmaları hakkında da önemli bilgiler paylaşan Prof. Dr. Öztürk, “Ülkemiz şu anda 13 aşı adayı üzerinde çalışmalarını sürdürüyor. Bu 13 aşı adayının 3’ü klinik öncesi fazları tamamladı. 2021 yılının ilk 6 ayı içerisinde özellikle risk grubunda yer alan kişilere bazı aşıların uygulanması planlanıyor. Şu an dünya genelinde klinik öncesi fazları tamamlayan yani klinik faza gelen 50’ye yakın aşı bulunuyor. 150 civarında aşının da klinik öncesi çalışmaları sürüyor. Bunun dünya tarihine bakıldığı zaman bir ilk olduğu görülüyor. Çok kısa bir süreç içerisinde bir salgınla mücadele etmek için yüzü geçen aşı çalışması yapılıyor ve bu çalışmaların önemli, bir bölümü klinik faz seviyesinde bulunuyor. Yine önemli bir orandaki aşı çalışması Faz 3 seviyesine gelmiş durumda. Faz 3 seviyesi de başarılı bir şekilde geçilirse aşı kullanıma hazır anlamına geliyor.” ifadelerine yer verdi.

Aşı Salgını Bitirmeyecek

Ülkemizde Faz 3 seviyesinde süren aşı çalışmalarının olduğunu söyleyen Prof. Dr. Öztürk, “Ülkemiz 13 aşı adayı üzerinde çalışmalarını sürdürüyor. Bunlardan 3’ü klinik öncesi faz aşamalarından geçti. Klinik seviyesindeki denemeleri ise sürecek. 2021 yılının ilk altı ayı içerisinde risk grubunda bulunan kişilere bazı aşılar uygulanacak. Ancak aşının bulunmasıyla salgının sona ereceği kesinlikle düşünülmemelidir. Koronavirüs salgın tehlikesini ortadan kaldıracak olan kurallara harfiyen riayet edilmesidir. Aşının en büyük yardımının risk grubunda bulunan kişilere olacağı bilinmelidir.” diye konuştu.

Koronavirüse Yakalanan Bir daha Yakalanabilir

Koronavirüs enfekte olduktan sonra iyileşerek sağlığına yeniden kavuşan bir kişinin tekrar koronavirüse yakalanma riskini de değerlendiren Pof. Dr. Öztürk, “Koronavirüs enfekte olan bir kişiye yeniden koronavirüs enfekte olabileceğine dair elimizde veriler bulunuyor. Koronavirüs salgınının 10. ayına girdiği bu süreçte bazı bilgler yeni yeni birikmeye başladı. Bu çok sık karşılaştığımız bir soruydu. Kesin kanıt olamayacak vakalar olsa da geçen ay Hong Kong’da, daha sonrada Amerika’da iki vakaya rastlandı. Tüm bu gelişmeler belgelerle kanıtlanarak bazı bilimsel dergilerde yayımlandı. Gerek ülkemizden, gerekse yurt dışından elde ettiğimiz veriler, koronavirüse yeniden yakalanma riskinin olduğunu gösteriyor. Şu ana kadar gözlemlediğimiz kadarıyla ilk aydan sonra bu risk olabiliyor. Riskin üçüncü aydan sonrada ortaya çıktığı durumlar var.” şeklinde konuştu.

Koronavirüse İkinci Kez Yakalananlardaki Belirtiler

Koronavirüsün ikinci defa enfekte olduğu vakalarda görülen belirtiler hakkında da konuşan Prof. Dr. Öztürk, “Bu konu ile ilgili şu ana kadar farklı gözlemlerimiz bulunuyor. Örneğin Hong Kong’da görülen vakada ilk aşamada belirtiler vardı. İkinci tespitte de hiçbir belirtiye rastlanmadı. Havaalanında yapılan bir tarama sırasında belirlendi. Farklı bir virüsten dolayı PCR testinin pozitif çıktığı tespit edildi. İkinci vakanın gösterdiği belirtiler ilk vakaya göre çok fazlaydı. Anektodal vakalar olarak adalndırılan gözlemlerde, bazı vakaların virüsü ilkinden daha ağır geçirdiği belirtiliyor. Bir yandan da HonKong vakasında olduğu gibi sürecin daha hafif olduğu belirtiliyor. Bu nedenle yeni vakalar incelenerek kesin bir bilgi elde edilecek. Koronavirüsün farklı seyri, farklı klinik bulguları ve vakadan vakaya değişen farklı seyri çok yüksek olasılıkla ikinci defa enfekte olduğunda da görülecek.” dedi.

Çocuklarını Okullara Gönderecek Veliler Çok Dikkatli Olmalı

Çocukları okula gidecek olan velilere de önemli uyarılar yapan Prof. Dr. Öztürk, “Ailesinde rahatsızlığı bulunan, çocuklarında değişik belirtiler gözlemleyen, ailesinde şüpheli bir rahatsızlığı bulunan ve kesin tanı konulmuş kişi, çocuğunu kesinlikle okula göndermemeli. Veliler, bu konuyu kesinlikle dikkate alarak çocuklarının bilgilerini sık sık yinelemeliler. Çocuğun servise teslim edildiği esnada maske takılmalı, sosyal mesafeye uyulmalı ve diğer korunma yöntemlerine riayet edilmelidir. Çocuğu servise teslim eden veli, genç ve kronik rahatsızlığı bulunmayan bir kişi olursa çok daha iyi olur.” ifadelerine yer verdi.

Grip Kasım’da Başlıyor

Ülkemizinde içerisinde bulunduğu Kuzey Yarım Küre’de grip salgınının Kasım’dan sonra başladığını ve grip vakalarının Aralık ayında tırmanışa geçtiğini söyleyen Prof. Dr. Öztürk, “Ocak ve Şubat aylarında grip vakaları pik noktaya ulaşmaktadır. Soğuk algınlığı olarak adlandırılan ve o grupta yer alan hastalıklara artık rastlanıyor. Okula yeni başlayan birinci sınıfa giden çocuklarda soğuk algınlığı olarak görülüyor. Bugüne kadar kanıtlanan bir grip vakasına en azından ben rastlamadım. Kasım ayı itibariyle grip ve soğuk algınlığı artacak. Maske, sosyal mesafe ve hijyen sayesinde grip ve soğuk algınlığı vakalarında düşüş oluyor.” diye konuştu.

Kurallara Uyulmazsa Süreç Uzar

Dünyada ve ülkemizde görülen koronavirüs salgınının ne zaman biteceğine dair de tahminlerini dile getiren Prof. Dr. Öztürk, “Koronavirüs salgın sürecinin ne zaman biteceğine dair yapılan tahminlerde şu anda gerçekleştirilen projeksiyonlar ile vaka sayıları esas alınmaktadır. Vaka sayıları dünyanın değişik ülkelerinde Mayıs ayı içerisinde bir hayli düştü. Bunda sıkı kapanmaların ve alınan tedbirlerin etkisi büyük oldu. Salgın bu yılın Temmuz ve Ağustos ayında sona erebilirdi. Ancak yeni normal döneme geçilmesi ve insanların kurallara beklenen düzeyde uymaması bunu engelledi. Bu gerek yurt dışında, gerekse ülkemizde böyle oldu. Şu anki vaka sayıları salgın sürecinin önümüzdeki Temmuz-Ağustos aylarına kadar süreceğini gösteriyor. Kurallar ciddiye alınır ve sıkı bir şekilde kurallara uyulursa salgının daha erken bitme olasılığı var. Kurallara uyulmaz ve vaka sayısı artmaya devam ederse salgının sona ermesi 2022 yılını dahi bulabilir. Salgının en erken süreçte sona ermesi insanların kurallara harfiyen uymasıyla alakalı bir durum.” şeklinde konuştu.