Akciğerlere ulaştıktan sonra akciğerlerde tahribata neden olan yeni tip koronavirüsün en ağır belirtileri arasında solunum yetmezliği, nefes darlığı ve zatürre yer alıyor. Yeni tip koronavirüsün insan vücuduna verdiği hasar ise tomografi görüntülerinde rahatlıkla fark ediliyor. Küresel salgına dönüşmesinin hemen ardından tüm dünyayı harekete geçiren yeni tip koronavirüsle dünya el birliği ederek mücadele etse de şu ana kadar 1 milyonu aşkın insan koronavirüs yüzünden canından oldu. Koronavirüs enfekte olan milyonlarca vaka ise ölüm ile yaşam çizgisi arasında mücadele ediyor. Özellikle nefes darlığı şikayetinden dolayı hastanelere müracaat eden ve akciğer tutulumu yaşayan vakaların virüsten dolayı akciğerlerinin görmüş olduğu tahribatı tomografi çok rahat görüntüleyebiliyor.
Tomografi görüntülerinde akciğerlerde rahatlıkla fark edilen beyazlıklar, koronavirüs enfekte olan bir hastanın akciğerndeki tutulumları, iltihap birikmelerini ve akciğerin yapısındaki bozukluğu gösteriyor. Normal hastaların akciğerindeki elastik yapı nedeniyle akciğer hasar gördüğünden ve dönem dönem organın kapasitesinde küçülme yaşandığından hasta virüsü atlatsa dahi nefes almakta ve yürümekte güçlük çekebiliyor.
Konuşurken Dahi Yorgunluk Hissedebiliyorlar
Hastaneye nefes darlığı nedeniyle müracaaat eden hastanın akciğerinde tutulum olabildiğine dikkat çeken Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Acil Tıp Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Yıldıray Çete, “Bu vakaların oksijen düzeylerinin seviyesi çok düşüyor. Oksijen seviyelerinin düşmesine bağlı olarak ciddi kaygı bozukluğu ve nefes açlığı yaşayabiliyorlar. En ufak bir hareketleri dahi efor kapasitelerini sınırlayabiliyor. Bu tür vakaların geneli yatatğın içerisinde oturarak derin nefes almaya çabalıyorlar. Konuşma esnasında dahi yorgunluk hissedebiliyorlar. Koronavirüsün ileri düzeyde seyrettiği vakalar yatağın içerisinde olsalar bile oksijen almadan duramıyorlar. Bu tür hastaları sırt üstü yatırarak yüksek akış oksijen desteği ile hayatta tutmaya çalışıyoruz. Bu tür hastaların akciğer dokusunda sertleşme ve yapısında bozulmaya rastlanabiliyor.” dedi.
Ventilatör Desteği Veriliyor
Yeni tip koronavirüsün ilk olarak geçen sene Kasım ayı içerisinde görüldüğüne ve vakaları daha bir yıl bile takip edemediklerine değinen Prof. Dr. Yıldıray Çete, “Ülkemizdeki ilk verileri Mart ayından itibaren almaya başladık. Koronavirüsün uzun dönemde ne tür etkiler doğuracağını dünya henüz bilmiyor. Ancak bazı yayınlardan elde edilen veriler, koronavirüs enfekte olan ve akciğer tutulumu yaşayan vakaların bazılarında ilerleyen süreçte fibrozis yani akciğer sertleşmesi olarak adlandırılan bir tablo ile karşılaşılabileceğini gösteriyor. Akciğer dokusu elastik özelliğinden dolayı genişlemeye ve büzüşmeye elverişli bir organ. Ancak koronavirüsten dolayı akciğerde fibrozis gelişirse akciğerde genişleme ve büzüşme olmuyor. Bu da kişinin akciğer kapasitesini düşürdüğü gibi efor kapasitesini de sınırlıyor. Bu nedenle de hasta, eski fonksiyonel kapasitesiyle yaşamını sürdüremiyor. Bunun hastaların yüzde kaçında olduğu ya da niçin bazılarında görüldüğü henüz bilinmiyor. Ventilatör desteği sağladığımız vakalarda oluyor.” ifadelerine yer verdi.
Kurallara Mutlaka Uyulmalı
Özellikle risk grubunda bulunan kişilerin koronavirüsten korunmak için çok dikkat etmesi gerektiğine değinen Prof. Dr. Yıldıray Çete, “Kronik bir rahatsızlığı bulunanlar, yaşı ilerlemiş olanlar, akciğer rahatsızlığı bulunanlar ile bağışıklık sistemi baskılanmış olanların koronavirüsten korunmak için çok dikkat etmesi gerekmektedir. Koronavirüs çok kötü bir rahatsızlık olduğu için herkesin kurallara riayet etmesi gerekiyor. Dışarıya mümkün olduğunca az çıkılmalı, sosyal mesafe kuralı ihlal edilmemeli ve dışarıda maskesiz kesinlikle gezilmemelidir.” şeklinde konuştu.