Vücudumuz kendisini koruyabilmek için kilo vermeye değil, almaya yönelik olarak çalışır. Protein veya karbonhidratların tüketimi gibi bazı kurallara dikkat ederek vücudunuzu yağ yakma makinesine çevirebilirsiniz. Kilo vermemiz için önce bedenimizi iyi tanımalı, nasıl çalıştığını çok iyi bilmeli ve bu dahi makinenin mantığını öğrenmeliyiz. Tarihi açıdan bakarsak, vücudumuzun sistemleri kendini koruyabilmek için kilo almaya yönelik çalışır, kilo vermeye yönelik değil.
Kas kaybına uğramadan kilo vermek veya yağ yakmak için :
Bol su için : Vücudumuzun büyük kısmını kapsayan su, metabolizmayı hızlandırır, toksinlerin atılmasına yardımcı olur, aynı zamanda, yağ yakımını da hızlandırır.
Altı öğün yiyin : Uzun aralıklarla az öğünler yerine daha sık ve küçük öğünler yemeyi tercih edin. Bu şekilde beslenmeniz metabolizmanızın ve sindirim sisteminizin devamlı çalışmasını sağladığından dolayı daha fazla yağ yakmanıza yardımcı olacaktır.
Aminoasit alın : Proteinler kas yapımında ve doku tamiri için gereklidir. Karbonhidrat ya da yağ açısından kısıtlı diyetlerde, protein, bir enerji kaynağı olarak kullanır. Bu durumda, kaslarda ve zayıf dokularda kayıp meydana gelebilir. Protein kas oranının azalmasını engelleyebilir. Protein ağırlıklı beslenme metabolizmayı hızlandırır, yağların yakılmasını kolaylaştırır. İştahı düzenler.
Salatasız kalmayın : Çiğ besin tüketimiyle vücuttan toksin atımı artar. Fazla yağlardan kurtulmak için salata ve çiğ besin tüketimi çok önemlidir. Salata tüketerek daha çok posa ve antioksidan alınır.
Şeker-yağ ilişkisine dikkat edin :
Şekerli besin alımıyla kan şekeri hızla yükselir ve pankreastan insülin hormonunun salgılanması uyarılır. ınsülin şekerin hücre içine girip enerjiye çevrilmesinde etkili bir hormondur. Enerjiye ihtiyacı olan hücreler gereksinimlerini insülin yardımıyla karşılarlar. Eğer alınan enerji, gereksinimden fazla ise, insülin bu enerjiyi yağ dokusunda depolar.
Kaloriye dikkat edin : Diyet programlarında amaç, kalori yakılmasını artırmaktır. Egzersizle birlikte vücudun harcadığı enerji miktarı artar. Harcamanın artmasıyla günlük beslenmeden alınan kalori harcanır ve yağ yakılması başlar. Günlük diyet programının kalori içeriği kadar besin öğesi içeriği de önemlidir. Vitamin, mineral, andioksidan bileşikler ve posadan zengin bir diyetle, yağ yakımını hızlandırabilirsiniz.
Atıştırmayın : Yağlı cips, çikolata, tuzlu bisküvi, kuruyemiş gibi baştan çıkarıcı besinler vücut yağının miktarını ve kiloyu artırır. Kaçamak anlarında yağsız, tuzsuz mısır patlağı, salatalık, yeşil erik gibi glisemik indeksi düşük besinleri tüketmek kilo vermeye yardımcı olabilir.
Doğru karbonhidratlar tüketin :
Diyet yaparken kilo vermek ve yağ kaybetmek için, glisemik yükü az olan doğru karbonhidratlar seçilmelidir. Bu besinler vitamin, mineral ve posa açısından zengindir. Daha doyurucudur. Düşük glisemik indeksli karbonhidratlarla, kandaki insülin düzeyinizi düşük tutarak yemekten sonra vücutta yağ depolanmasını önleyebilirsiniz.
Lifli besinleri tercih edin : Vücuttaki yağ oranını düşürmek için lif miktarı yüksek besinler tercih edilmeli. Posa, yiyeceklerle alınan ve bağırsakta emilmeyen bitkisel liflerdir. Sindirim yolunu takip ederek vücuda girdikleri gibi terk ederler. Lifli yani posalı yiyecekler hem diyet hem de sağlıklı beslenme için çok önemlidir.
Yemeğinizi yavaş yiyin : Kilo alınmasının nedenlerinden biri hızlı yemektir. Yenilen besinin beyne ulaşıp tokluk sinyali vermesi yaklaşık 10 dakika sürer. Bu nedenle yavaş ve lokmaları iyice çiğneyerek yemeniz kilo vermenize yardımcı olabilir.
Hayatınızda fiziksel aktivitelere yer verin :
Aerobik egzersiz yapın : Yağ yakılmasını sağlamak için daha çok kardiyovasküler sistemi çalıştıran aerobik egzersizleri (yürüme, koşma, yüzme, kürek çekme, bisiklete binme) yapın.
Hızı ayarlayın : Yağlar yavaş yakılır ve bu sırada daha fazla oksijene ihtiyaç duyulur. Bu nedenle yeterli oksijeni sağlamak için çalışma yoğunluğunuza dikkat edin.
Süreye dikkat edin : Yağların yanmaya başlaması için egzersiz hiç durmadan en az 15-20 dakika sürdürülmelidir. Haftanın en az üç günü, 30-45 dakika süreyle egzersiz yapın.
Açık havayı tercih edin : Deniz kenarı veya ağaçlık alanlar gibi oksijenin bol olduğu ortamlarda egzersiz yapın.