Ana SayfaSağlıkSomatoform bozukluk nedir? Belirtileri, nedenleri ve tedavisi

Somatoform bozukluk nedir? Belirtileri, nedenleri ve tedavisi

İçerikleri

Somatoform bozukluklar, hastaların klinik olarak önemli ancak açıklanamayan sayısız fiziksel semptomla başvurduğu bir grup psikiyatrik bozukluktur. Somatizasyon bozukluğu, farklılaşmamış somatoform bozukluk, hipokondriyazis, konversiyon bozukluğu, ağrı bozukluğu, vücut dismorfik bozukluk ve başka türlü tanımlanmamış somatoform bozukluğu içerir. 1 Bu bozukluklar sıklıkla hastalar için önemli duygusal sıkıntılara neden olur ve aile hekimleri için zorluk teşkil eder.

Somatoform Bozukluk Nedir?

Somatofofrm bozukluklar, çeşitli ruhsal rahatsızlıklardan oluşan hastalıklar topluluğunu ifade eder. En belirleyici özellikleri nedeni olmayan bedensel sorunlardır diyebiliriz. Hasta bazı bedensel sorunlardan şikayet eder fakat sorunun organik bir nedeni yoktur. Yani belirtiler “belirsiz” dir. Belirsiz, mevcut rahatsızlığı izah edecek herhangi bir bedensel sorunun olmamasını ifade eder. Sırt, karın, baş, omuz, eklemler gibi çok çeşitli uzuvlarda ağrılar görülür. Bunun yanında, mide bulantısı, baş dönmesi, kalp rahatsızlıkları, solunumda güçlük gibi şikayetler de görülebilir. Bu tür belirsiz bedensel rahatsızlıklar birçok kişide zaman zaman olmuştur. Bu tür rahatsızlıklar, kişiye yeterince acı veriyor, hayatını oldukça olumsuz etkiliyor ve kişinin hayatında uzun süredir devam ediyorsa bir somatoform rahatsızlıltan bahsedilebilir.

Somatoform Bozukluklar Ne Sıklıkla Görülür?

 Somatoform bozukluklar, Almanya’da en sık görülen psikolojik rahatsızlıklardandır. Bunun yanında depresyon ve korku bozuklukları da çok sık bir şekilde görülür. Her yüz kişiden en az on ikisi hayatında bir defa somatoform bozukluk yaşamıştır. Bu ruhsal bozukluk, kadınlarda erkeklere oranla iki kat daha fazla gözlemlenir.

Somatoform Bozukluklar Nasıl Meydana Gelir?

 Somatoform bozuklukların birden fazla nedeni olabilir. Oluşumu karmaşık bir süreci kapsar. Genellikle uzun yıllar boyunca devam eden bazı sorunlar sonucu oluştuğu görülür. Bu bozukluk, vücudun normal fonksiyonlarını daha şiddetli bir şekilde algılar ve bunun sonucunda bu durumu bedensel bir rahatsızlığın belirtisi olarak görür. Kişiye göre bu durumu tetikleyen bir başka durum söz konusudur. Mesela, stres, kaygı veya sıkıntı veren başka bir durum.

Bu tetikleyiciler bir başka bedensel tepkiye neden olur. Kalp atışı hızlanabilir, sinirsel mide ağrıları yaşanabilir, gerilme olur. Bu sürede kişi evhamlar yaşar. “Bana ne oluyor” gibi. İnsanlar bu belirtileri ne kadar dinleyip üzerine düşünürse hastalık o kadar ilerliyor. Kişiler bu belirtilen nedenini öğrenmek amacıyla defalarca doktorlara başvurabilirler. Yapılan tetkikler sonucunda bir şey çıkmayınca, sonuçlar negatif çıkınca bile hasta buna kendine inandırmaz ve bir sorunu olduğu konusunda kendini ikna eder. Doktorlar benimle bu kadar ilgilendiklerine göre mutlaka bir şeyler yolunda değil diye düşünüp doktorlara da inanmayabilirler.

Bazı insanlarda bu somatoform bozuklukların oluşma nedeni hala bilinmemektedir. Çocukluk döneminde yaşanana travmatik bir olayın ya da genetik yapının bu hastalık üzerinde etkileyici olabileceği kanısına varılmıştır. Bu hastaların çoğu kendilerine özen gösterirler. Bedensel faaliyet isteyen işlerden sakınırlar. Ağrılarını bu şekilde hafifletmeye çalışırlar. Kısa vadede işe yarayan bu durum uzun vadede kişide başka bedensel sorunlara neden olabilir. Tüm bu döngüler sonucu hastalık yıllar geçtikçe daha da kötüleşebilir ve yaşamı olumsuz etkiler.

Hastalığın Farklı Seyirleri Veya Şekilleri

​Bu bozukluk farklı seyirlerde ve şekillerde kendini gösterebilir. Hastalar birbirinde farklı birçok bedensel şikayetlerden muzdarip olabiliyorlar. Örneğin; hazımsızlık olabilir, birtakım ağrılar, dolaşım rahatsızlıkları, kalp atış hızında değişiklikler vb. olaylar gerçekleşebilir. Can alıcı kısım, bu rahatsızlıkların uzun yıllar sürmesidir. Artık burada bir somatizasyon bozukluğu söz konusu olur. Nedeni araştırılsa da bulunamayabilir. Neden başladığı bir türlü bilinmez.

Bir başka somatoform bozukluk olan hipokondriyak bozuklukta ki hastalar, kanser gibi ağır bir hastalığa yakalanmış olma korkusu yaşarlar. Vücutlarındaki en ufak bir şikayeti bu hastalığın belirtisi olarak yorumlarlar. Doktor muayeneleri sonucunda hastalık bulgusu olmasa da hasta buna inanamaz ve inansa da bu rahatlama kısa sürer. Bir süre sonra tekrar şüpheler oluşmaya başlar. Tolumda ” hastalık hastalığı” olarak bilinir. Birçok durum bu hastalığa neden olur. Bunlarda en önemli ve temel neden yaşam kalitesi ve stresli durumlar olarak bilinir. Tedavisi ilaçlar ya da psikoterapi yardımıyla olabilir.

Bir diğer somatoform bozukluk olan ağrı bozukluğu (psikojenik ağrı) yaşayan birey, vücudunun çeşitli bölgelerinde sık sık devam eden aralıksız süren ve şiddetli yaşanan ağrılar görür. Bu rahatsızlıkta bir bedensel sıkıntı teşhis edilmiştir (bel fıtığı gibi) ancak bu bedensel belirti ortadan kalktığında bile bu belirtiler yaşanır. Mesela; bel fıtığında şikayet eden birinin ameliyat olduktan sonra hala ağrı hissettiğini söylemesi buna örnek teşkil eder. Bu bozukluk ortalama 30- 40 yaşlarında başlar. Ayrıca kadınlarda daha sık görülür. Ağrı genellikle aniden başlar ve oldukça uzun sürer. Şiddeti artarak devam eder.

Bir kişide Somatoform Bozukluğun Olup Olmadığı Nasıl Anlaşılır?

​Bedensel rahatsızlıklarda ilk danışılacak kişi her zaman bir aile hekimi olur. Aile hekimi ilk etapta hastayı detaylı muayene eder ve olası nedenleri ele alır. Eğer belirtilere karşılık gelen bir bedensel sorun bulamazsa o zaman hastayı başka bir uzmana yönlendirir. Bu uzman genellikle psikiyatri alanında olur. Bu görüşmelerde danışman hastanın belirtilerini detaylıca açıklamasını ister. Belirsiz olan bu bedensel rahatsızlık çoğunlukla bir korku bozukluğu veya depresyon kökenli olarak karşımıza çıkar. Bu nedenle rahatsızlık iyice araştırılıp başka bir ruhsal rahatsızlığa işaret edip etmediği anlaşılmaya çalışılır.

Somatoform Bozukluk Nasıl Tedavi Edilir?

​Bilimsel araştırmalara göre, somatoform bozuklukların tedavisinde psikoterapinin etkili olduğu sonucuna varılmıştır. Psikoterapi, kişinin bedensel rahatsızlarla nasıl başa çıkması gerektiğini ve günlük yaşamda işlerinin nasıl halledebileceği hakkında hastaya yardımcı olur. Terapide iki önemli unsur vardır:

  • Rahatsızlıklara rağmen bedeni yavaşça zorlamaya çalışmak
  • Bedensel işlemleri tamamen değiştirmek (örneğin rahatlama hareketleri, nefes egzersizleri)

Tedavi sürecinde ilaç kullanımının olup olmayacağı olacaksa hangi ilacın kullanılması gerektiği hasta ve doktor arasında kararlaştırılır. Ancak ilaçlar hastaya belirli derecede yardımcı olabilir. İlaçların da etkili olamadığı bazı durumlar da görülebilir. İlk aşamada hafif rahatsızlık hisseden hastanın tedavisi aile hekimi tarafından yapılabilir. Psikosomatik eğitim alan bazı aile hekimleri bu konularda deneyimlidirler. Eğer aile hekiminin tedavisi de yeterli gelmezse bu durumda bir psikosomatik tıp veya psikoterapi alanındaki uzman doktorlardan ve merkezlerden yardım almak daha iyi olacaktır.

Bu merkezlere örnek olarak Hamburg’taki klinik gösterilebilir. Hamburg’ daki bu klinik hem ayakta hem yataklı hasta bakımı yapan iki klinik vardır. Burada psikosomatik ve psikoterapi tedavileri uygulanır. Bu kliniklerden birincisi olan ayakta tedavi bölümü, Hamburg-Eppendorf Üniversitesi Hastanesi’ndedir. İkinci bölüm olan yatakta hasta bölümü ise Hamburg EilbekSchön Kliniği’ nde bulunan Psikosomatik Tıp ve Psikoterapi Üniversite Kliniği’dir. Bu merkez en iyi tedavilerin yapıldığı bir merkez klinik olarak bilinir.

Hastalığı Önlemek İçin Neler Yapılabilir?

Bedensel belirtiler görüldüğünde aile hekimiyle bunu araştırırız. Ancak bunun yanında ruhsal belirtilerde göz ardı edilmemelidir. Bu ruhsal nedenlerin zamanında dikkate alınmaması sonradan daha da farklı sonuçlara yol açabilir. Doktor tarafından hastaya şu sıralarda bu bedensel belirtilere neden olabilecek bir ruhsal durum yaşayıp yaşamadığı sorulmalıdır. Eğer varsa bunun da üzerinde gidilmelidir.

Sadece bedensel nedenlerle uğraşmak ve sadece onları ortadan kaldırmaya uğraşmak iyileşme sağlansa da kalıcı olmayacağını gösterir. Böyle yapan doktorlar hedefe ulaşamayabilirler. Ayrıca yanlış yapılan müdahale iyileşmeye engel olacağı gibi aynı zamanda da hastaya başka zararlar da verebilir.

Hastanın Çevresindeki Yakınları ve Arkadaşları Nasıl Davranmalı?

​Somatoform Bozukluğu‘na sahip bireyler genellikle birtakım belli şüpheler yaşarlar. Rahatsızlıklarını başkalarına yansıtma konusunda alay edilme veya utanç hissinde dolayı endişe yaşarlar. Çoğu zaman bu endişelerinde haklı çıkarlar. Çevrelerindeki bireylere bu rahatsızlıklarını aktardıklarında kuruntu yaptıkları söylenir. Bu durum hastada hayal kırıklığına ya da korkuya neden olabilir.

Hasta bu rahatsızlığı tek başına yaşamaya çalıştığında ise bu durumu daha da kötüleştirebilir. Bu yüzden hasta yakınlarının kişinin rahatsızlığını dikkate alması, ciddi davranması, bu konuda bilinçlenip ilgili kurum ya da kuruluşlara başvurması ve kişiyi yalnız bırakmaması önemlidir. Bunun yanında hastanın tüm bedensel sorumluluklarını üstlenmek ve hastayı fazlasıyla korumaya çalışmak da durumu olumsuz etkiler. Aradaki dengeyi korumak bu nedenle önemlidir. Hata yakınlarının bir uzmanla sürekli irtibat halinde olmaları ve gidişatla ilgili bilgi almaları önemlidir.