23 Nisan 2024 Salı
Ana SayfaHaberlerTeknoloji bağımlılığı çocuklar için büyük riskler içeriyor

Teknoloji bağımlılığı çocuklar için büyük riskler içeriyor

İçerikleri

Çocuklarda teknoloji bağımlılığının birçok risk içerdiğine değinen Doç. Dr. Ensari, “Çocukları evde olduğu için güvende olduğunu düşünen aileler, sanal dünyanın içerdiği risklerden çocuklarını korumak için yetersiz kalırlarsa çocuklar, sanal dünyanın çok farklı yerlerinde dolaşarak aynı çatı altında yaşadıkları ailelerinin yanında birçok tehlikeyle karşı karşıya kalabilirler.” dedi.

Teknoloji Bağımlılığı Toplumun En Önemli Sorunlarından

Teknolojinin gelişerek yaşamın her alanına yayılmasıyla birlikte insanların teknolojiye bağımlı hale geldiğini ve bu bağımlılığın son senelerde toplumun ve ailelerin en önemli problemlerinden biri olduğunu kaydeden Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi İzzet Baysal Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Hülya Ensari, “Teknoloji bağımlılığı kendi içerisinde ‘sosyal medya bağımlılığı’ ‘akıllı telefon bağımlılığı’ ‘internet bağımlılığı’ gibi alt başlıklara ayrılmaktadır. Günümüzde teknoloji bağımlılığı, alkol ve uyuşturucu bağımlılığı gibi toplumsal bir tehdit oluşturmaya başlamıştır. Çocuklar, teknolojik aletlerle çok fazla vakit geçirmeye başladılar. Özellikler gençler, akıllı telefon ve sosyal ağda ne kadar fazla vakit geçirirlerse o kadar fazla keyif alıyorlar. Buradaki en büyük tehlike gerçek yaşamdan uzaklaşılarak sanal dünyada sanal dostluklar edinilmesidir. Yüz yüze ilişkiler azaldıkça ve sanal ilişkiler yaygınlaştıkça da gerçek olmayan ilişkiler ön plana çıktığından yaşanan mutluluklarda gelip geçici olmaktadır.” ifadelerine yer verdi.

Zamanla Yalnızlaşıyorlar

Kısa süreli mutlulukların insan psikolojisine çok iyi gelse de olaya uzun vadede bakıldığı zaman sadece sanal alemde mutlu olmaya gayret eden çocukların ve gençlerin teknoloji bağımlısı haline gelerek gerçek hayattan uzaklaştıklarına ve yalnızlaştıklarına değinen Doç Dr. Hülya Ensari, “Yalnızlaşan çocuklarımız ve gençlerimiz, sıkıntı, üzüntü, endişe ve kaygı içerisinde yaşamaya başladıklarından depresyona girebiliyorlar. Teknoloji bağımlısı haline gelen çocuklarımız ve gençlerimiz çok ciddi riskler ve tehlikelerle karşı karşıya kalabiliyorlar. Aile, çocuğunun yanında olduğu için güvende olduğunu düşünse de çocuk odasında oturduğu esnada akıllı telefonu üzerinden internete bağlanarak dünyanın diğer ucundaki hiç tanımadığı ve belki de büyük riskler taşıyan bir kişiyle arkadaşlık yapmaya başlayabilir. Bağımlılık yapan madde alışverişi yapabilir. Bunun gibi birçok riskle odasında otururken karşı karşıya kalabilir. Aile, çocuğunun evde olduğunu sansa da çocuk dünyanın çok değişik yerlerinde gezintiye çıkmış olabilir.” diye konuştu.

Akademik Başarıyı Olumsuz Etkiliyor

Teknoloji bağımlısı haline gelen çocukların ve gençlerin akademik başarılarının ve yüz yüze arkadaşlık ilişkilerinin olumsuz etkilendiğinin de altını çizen Doç. Dr. Ensari, “Teknoloji bağımlısı çocuklarımız ve gençlerimiz sanal dünyada yaşamaya başladıklarından gerçek yaşamda bocalıyorlar. Sosyal ortamlardan ciddi manada bir kopma yaşanıyor. Kendi içlerine çekildiklerinden ve yalnızlık duygusuna kapıldıklarından depresyona girme ve ruhsal bir sıkıntı yaşama riskleri artıyor. Ergenlik ve genç erişkinlik çağında olan evlatlarımız, yaşadıkları mutsuzluğun ve sıkıntının üstesinden teknoloji bağımlılığı gibi davranışsal bağımlılıklar geliştirerek gelmeye çalışıyorlar. Bunlara erişemediklerinde ise yaşadıkları sıkıntı ve stresin üstesinden gelerek mutlu olmak için çok daha değişik arayışlar içerisine girebiliyorlar. Örneğin alkol ve uyuşturucu gibi bağımlılık yapan maddelere başvurabiliyorlar. Şunu da çok iyi bilmek gerekiyor ki bağımlılıklar arasında geçiş çok basittir. Hele de işin içerisinde alkol ve madde varsa bunlara ulaşılmadığı zamanlarda çok kolay şiddete başvurulabiliyor.” şeklinde konuştu.

En İyi Önlem Çocukları Bağımlılıktan Korumak

Gençlerin ve çocukların aileleri tarafından çok iyi takip edilmesi gerektiğini önemle vurgulayan Doç. Dr. Ensari, “Gençler ve çocuklar akıllı telefon başında çok fazla vakit geçirdikleri zaman oyalanıyor ve eğleniyor gibisinden bir düşünceye kapılmamak lazım. Çocuklar ve gençler arasında teknoloji bağımlılığı çok yaygın olsa da tedavi için başvuran kişi sayısı beklentinin çok altındadır. Bu konu ile ilgili bir farkındalık daha yaratılamadı. Teknoji bağımlılığında yaş ortalaması çocuk ve ergenlik çağlarına kadar indi. Komplike şartlar bakımından çok zor bir sürecin içerisindeyiz. Bundan dolayı da toplumun bilinçlenmeye ihtiyacı var. Profesyonel bir destek alınmada çok geç kalınmamalıdır. Çocuklar ve gençler, sürecin daha başlarındayken tehlike sezilerek önlemler alınmalı ve bağımlılığa karşı korunma sağlanmalıdır.” dedi.