19 Nisan 2024 Cuma
Ana SayfaKoronavirüsDünyayı kasıp kavuran koronavirüs hakkında yaygın bilinen 5 yanlış

Dünyayı kasıp kavuran koronavirüs hakkında yaygın bilinen 5 yanlış

İnsanlar bu dezenformasyon ve yanlış bilgilere dayanarak kendi kendilerine ilaç alabilirler, kendilerine zarar verebilirler, almaları gereken önemleri almayabilirler. Hatta bazı yanlış bilgilendirilmeler nedeni ile insanlar yeni uygulanması gereken tedavi ve aşılara karşı bir tutum da geliştirebilirler. Bu yazıda çevrede yaygın olarak duyulan Covid-19 hakkındaki yanlış bilgileri bilimin ışığında sizlere sunuyoruz.

Yanlış Bilgi 1: Virüs Sadece Yaşlı İnsanları Hasta Eder

Virüsün sadece belli yaşın üzerinde insanlar üzerinde etkili olduğu tamamen yanlış bir bilgidir. Genç insanların da bu yeni virüse karşı bağışıklığı yoktur. Bütün yaş gruplarından insanlar Covid-19’a yakalanma riskini taşımaktadır. Sadece yaşlı insanların bağışıklık sistemi daha düşük olduğu için enfekte olma ve ölüm oranları daha fazladır. Ama bu genelleme diğer yaş gruplarının hastalanmayacağı ya da Covid-19 nedeni ile ölmeyeceği anlamına gelmemektedir.

Aslında Dünya çapında yayınlanan raporlarda 20-29 arası yaş gruplarında görülen Covid-19 enfeksiyonunun toplam vakaların % 20’si gibi büyük bir çoğunluğunu oluşturduğu bildiriliyor. Amerikan Sağlık İstatistikleri Merkezinden verilen bilgilere göre 35 yaş altı bireylerde 1800’den fazla ölüm vakası görülmüştür. Bu vakaların 419’u 25 yaş altı bireylerden oluşmaktadır.

Yakalanan enfeksiyonun daha da kötüleşmesine sebep olan ve enfeksiyona yakalanmadan önce bireyin vücudunda bulunan olumsuz koşullara ‘’komorbidite’’ adı verilmektedir. Her ne kadar yaşlı insanlarda komorbidite faktörü daha çok olsa da, gençler de de ağır hastalığa yol açabilecek riskleri arttıran komorbidite faktörleri bulunmaktadır.

Bazı çocuklar koronavirüse karşı bağışıklık sistemlerinde aşırı tepki vererek iltihaplanma ve sitokin fırtınası oluşumuna yol açabilir. Bu oluşum vücutta bir dizi reaksiyon sonucu hasar meydana gelmesine sebep olur.

Yanlış Bilgi: 2 Maske Koronavirüs’e Karşı Koruyucu Değildir

Covid-19 hakkındaki yanlış bilinenler arasında, üzerinde en çok tartışılan ve yanlış anlaşılmalara sebep olan bir bilgi de maske konusundadır. Pandeminin en başında eğer çevrenizde hasta insan yok ise, düzenli maske kullanmanın çok da önemli olmadığı söylendi. Fakat daha sonra 2 önemli gerçek ortaya çıktı. Bunlardan bir tanesi insanların hastalık belirtisi göstermeden de virüsü yayabildiği, ikincisi ise virüsün havaya küçük damlacıklar halinde yayılması sonucu herkese bulaşabileceğinin anlaşılmasıdır.

Sonradan netleşen 2 bulgu herkesin maske kullanması gerektiğinin önemini ortaya koydu. Bu konuda yapılan çalışmalardan elde edilen veriler, hiçbir tereddüde yer bırakmayacak kadar açık ve nettir.

Maske Hastalıktan Nasıl Korur?

Maskeler, maske takan bireylerin, hasta bireyler tarafından havaya savrulan ve virüs içeren aeresol damlacıklarını solunum yolu ile kendi vücutlarına almalarına engel olur. Bu konuda yapılan bazı araştırmalar maske kullanmanın, bireyin havada soluduğu damlacık miktarını % 90 gibi büyük bir oranda azaltabildiğini ortaya koymaktadır.

Maske seçimine dikkat etmek çok önemlidir. Maske seçiminde elektrostatik yüklü filtreye sahip maskeler tercih edilmelidir. Bu maskeler nefes almayı biraz zorlaştırsa da, bulaşma riskini de azaltmaktadır.

Yanlış Bilgi 3: Covid-19 Bulaşması İçin Semptomları Olan Bireylerle Temas Etmeniz Gerekir

Bu bilgi de, ne yazık ki geçerliliğini yitirmiştir. Virüs havada saatlerce kalabilmekte ve daha önce tahmin edilenden çok daha uzağa yayılabilmektedir. Bu durum özellikle hava sirkülasyonun yetersiz olduğu yerlerde daha ciddi bir sorun olarak görülmektedir.

Ayrıca semptomları olmayan insanlar da taşıyıcı olabilmektedir. Bu nedenle özellikle kapalı yerlerde gerçekleştirilen toplantılar, düğünler, dini toplantılar, restoran, fabrika, hapishane gibi yerler çok daha ciddi risk ortamlarıdır.

Yanlış Bilgi 4: Bu Hastalık Grip Gibidir

Covid-19 grip benzeri bir hastalık değildir. Hem grip, hem de Covid-19 solunum yolu ile vücuda giren virüsler tarafından hastalığa sebep olurlar. Her iki hastalık da ateş, yorgunluk ve öksürük gibi benzer belirtilere sahiptir. Yine her iki hastalık da bazı bireylerde ağır seyrederken, bazılarında daha hafif belirtiler göstermektedir.

Oysaki Covid-19’dan ölüm oranı gribe oranla çok daha yüksektir. Gripten ölümler %0.1 oranında iken, Covid-19’dan ölüm oranı % 5.4’lere çıkmaktadır. Bu bilgilerin yanı sıra bu yıl, geçen yıla oranla 200.000’den daha fazla ölüm gerçekleştiği de ortaya çıktı.

CDC ‘de çalışan istatistikçilerin bildirdiğine göre, 2020 yılı itibariyle Covid-19 ölümleri ilk 10 ölüm sebebi içinde bulunacaktır. Hatta Covid-19 nedeni ile ölümlerin, kalp hastalığı ve kanserden sonra üçüncü sıraya yerleşeceği dahi öngörülmektedir.

Yanlış Bilgi 5: Bu Kış Herkes Aşı Olabilecek

2020 Ekim başında aşı konusunda iyimser tahminlerde bulunulmuş olsa da, aşının tam olarak ne zaman kullanıma sunulacağı hakkında net bir bilgi bulunmuyor. Üstelik Covid-19 aşısının maske, hijyen ve mesafe önlemlerini ortadan kaldırmaya yetmeyeceği söylenmektedir. Aşı, sonbahar aylarında acil kullanım izni ile piyasaya sürülse dahi, yeterli dozda herkes için üretilmesi mümkün değildir. Aşılar Kasım ya da Aralıkta etkili bir şekilde piyasaya çıksa bile, ilk etapta en fazla 20 milyon üretilebilecektir. Bu da herkesin aşılanması için yeterli olmayacaktır.

Üstelik herhangi bir aşının ne derece etkili olduğu konusunda da kesin bilgiler bulunmuyor. Yetkililer aşılama konusunda önce sağlık çalışanlarına, daha sonra da savunmasız risk grubundaki kişilere öncelik verileceğini açıkladı. Geri kalan popülasyonun ise ancak 2021 ortasında aşı olabileceği düşünülüyor.

Covid-19 hakkındaki yanlış bilgilerden en sık rastlananları bunlardır. Bu nedenle maske takmaya özen göstermek, sık sık elleri yıkamak ve kalabalık ortamlardan kaçınmak gerekiyor.

Exit mobile version