ABD’de koronavirüs enfekte olduktan sonra hastanede yatarak tedavisi devam eden koronavirüs vakalarında aspirinin düzenli olarak kullanıldığı zaman ölüm riskini yüzde 47 azalttığına ve ülkemizde de salgının görüldüğü günden beri koronavirüs vakalarında aspirinin düzenli olarak kullanıldığına değinen Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Alpay Azap, koronavirüs vakalarındaki en önemli ölüm nedeninin vücutta bulunan tüm damarların iç yüzeyini döşeyen hücrelerin, koronavirüsten etkilenmesinden dolayı görevini yerine getiremez hale gelerek kanın pıhtılaşması olduğunu ifade etti.
Beyin Felci Nedeni
Kan pıhtıları oluştuktan sonra küçük damarlar ile kılcal damarları tıkadığını ifade eden Prof. Dr. Azap, “Bu damarlar tıkandığında ise organlar yeterince beslenemiyor. Akciğer yetmezliğine ve solunum yetmezliğine neden oluyor. Beyne pıhtı atarak felçlere yol açıyor. Kalp krizi geçirilmesine neden olabiliyor.” dedi.
Salgının Başından Beri Vakalara İçiriyoruz
Salgının başından itibaren aspirinin etkisini bildiklerini belirten Prof. Dr. Alpay Azap, “Birçok enfeksiyon hastalığı içinde aynı etkiden bahsedilebilir. ‘Septik şok’ denilen ‘sepsis’ tablosu görülür. Vücudun pıhtılaşma sisteminde ve kanın akışkanlığında bozulma meydana gelir. Bu pıhtılarda organ yetmezliğine ve ölümlere yol açar. Amerikalı bilim adamları tarafından yapılan şey ise bu kan sulandırıcı ilaçlar sayesinde bunun önüne ne kadar geçilebileceğinin ortaya konulmasıdır. Amerikalı bilim adamlarının yaptığı çalışma sayesinde aspirin ile bunun yüzde 50 oranında engellendiği ortaya çıktı. Biz, salgının başından beri bu durumun farkında olduğumuz için ülkemizde kan sulandırıcı aspirin, heparin ya da farklı daha başka ilaçları hastalarımıza içirerek bu pıhtılaşmanın önüne geçmeye çabalıyoruz.” ifadelerine yer verdi.