Göz sağlığını tehdit eden en sinsi düşmanlardan biri şüphesiz göz tansiyonudur. Göz tansiyonu ihmal edildiği takdirde körlükle sonuçlanabiliyor. Göz tansiyonu rahatsızlığında genetik önemli rol oynadığı için uzmanlar, özellikle aile öyküsünde göz tansiyonu bulunanların mutlaka her sene göz kontrolünden geçmesini tavsiye ediyor.
Tıp dilinde glokom olarak adlandırılan, toplum içerisinde ise göz tansiyonu olarak bilinen bu rahatsızlığın detayları ile ilgili Batıgöz Hastanesi Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Mehmet Söyler, vatandaşlara önemli bilgiler verdi.
Körlükle Sonuçlanabilir
Göz tansiyonu rahatsızlığının kesin bir tedavisi olmadığından dolayı kontrol altında tutulmaktadır. Göz tansiyonu önemsenmediği takdirde ilerleyen süreçte körlükle sonuçlanabiliyor. Çok sinsi ilerleyen bu rahatsızlığın en önemli belirtileri ise gözde ve başta ağrı, görmede bulanıklık ve mide bulantısıdır. Genetik etkiye sahip olan glokom rahatsızlığına çocuklarda, bebeklerde, hatta anne karnında dahi rastlanabiliyor. Anne, baba veya kardeşinde göz tansiyonu rahatsızlığı olanlar, göz kontrollerini kesinlikle ihmal etmemelidir. Bu konuda önemli bir uyarı yapan Op. Dr. Mehmet Söyler, göz sağlığı için kontrollerin 35 yaşından sonra ihmale gelmeyeceğini ifade ediyor.
Operasyona Gereksinim Olabilir
Göz tansiyonu rahatsızlığını kontrol altında tutmak için 3 ayrı yöntem uygulanmaktadır. Damla, ilaç tedavisi ve lazer ile göz içerisindeki basınç düşürülür. Bir ya da birden fazla damla kullanıldığı halde göz tansiyonu düşürülemiyorsa cerrahi operasyona gereksinim duyulabiliyor.
Göz tansiyonu rahatsızlığında en riskli kesim ise şeker hastaları, 40 yaşını aşmış kişiler, ailesinde göz tansiyonu öyküsü olanlar, kornea-retinası ince olanlardır.